YAYINEVİ : VARLIK YAYINLARI
BASIM YILI : 1992
1. KİTABIN KONUSU:
Bu romanda Jean Valjean adlı bir köylünün, 19. yy.’un ilk 30 yılındaki serüvenleri anlatılır.
Valjean aç ailesini doyurmak için ekmek çaldığından bir kadırgada kürek çekmeye mahkum edilmiştir.
2. ESERİN ÖZETİ:
Birkaç kez kaçma girişiminde bulunduğundan mahkumiyet süresi 19 seneye
çıkarılır 1815’de serbest bırakılır. Valjean Güney Fransa’da D
kasabasına gider. Bir kürek mahkumu olduğundan kimse onu barındırmak
istemez. Sonunda yaşlı ve çok iyi bir insan olan kasabanın piskoposu
onu yanına alır ve ona çok iyi davranır. Valjean onun bu konuk
severliğine piskoposun yemek takımlarını çalmakla karşılık verir. Polis
kısa bir süre sonra Valjean’I yakalar ve piskoposa getirir piskopos
Valjean’I hayrete düşürürcesine, yemek takımını Valjean’a hediye
verdiğini söyler. Valjean’ın karşılaştığı bu durum onu derinden
etkiler. Ondan sonra piskoposun güvenine layık olmaya mümkün olduğu
kadar erdemli ve dürüst bir hayat sürmeye söz verir.
Valjean yıllar sonra takma bir adla Kuzey Fransa’da mücevherat
üreticisi olarak devam ediyordur. Üretimde bir iki basit gelişme
gerçekleştiğinden şimdi varlıklı bir insandır. Kasaba halkının güvenini
kazanmış ve hatta belediye başkanı bile seçilmiştir. Kasabanın
müfettişiJavert, tam bir dedektiftir ve amirinin kişiliğinden şüphe
eder. Onu tam yakalattıracağı sırada adının Valjean olduğu bir diğer
insanın başka bir suçtan yakalandığını ve tekrar kadırgaya
gönderileceği haberini alır. Çok mahçup duruma düşen polis müfettişi
belediye başkabıbdan özür diler, onun hakkında şüphelere düştüğünü
anlatır. Valjean kendi adını taşıyan suçsuz bir insanın acı çekmesinden
ötürü vicdan azabı duyar. Kahramanca bir hareketle mahkemeye gider,
kendisini tanıtır ve kendi isteğiyle kürek mahkumluğuna döner. Birkaç
yıl sonra tekrar kaçar ve kuzeye gider. Üretici olarak iş yaptığı
yılların karşılığı olan parayı buraya gömmüştür. Para onu rahatça
geçindirebilecek ve çevresinede yardım etmesine de imkan verecektir.
İlk işi Cosetta adında bir kızı aramak olur. Kız bir zamanlar yanında
çalışan Fantina’nın kızıdır. Fantina kızına bakmak için fahişelik
yapmıştır. Fantina artık ölmüştür ve onu yetiştiren üvey anne ve babası
ona kötü muamele etmektedir. Valjean onu evlatlık alır ve ona derin bir
sevgiyle bakmaya başlar. Beraberce Parise giderler. Valjean bir rahibe
manastırında bahçıvan olarak çalışmaya başlar ve Cosette da manastırın
okuluna gider.
Cosetta büyüyünce Parisli bir öğrenci olan marius Pontmercy adında bir
genç onunla ilgilenir. Cosette ve Marius, Paris’in Luxenburg Gardens
adındaki parkında tanışırlar ve Valjean’ın kendisini ve Cosette’yi
gizli tutmasına rağmen gizliden gizliye mektuplaşırlar.
Olaylar, ülkedeki iç huzursuzluklar sırasında doruğa ulaşır.
Sosyalistler 1832’de, Paris’te hanedanlığa karşı başarısız kalan bir
baş kaldırma hareketine girişirler Marius ve arkadaşları bu isyanda yer
alırlar ve sosyal adalete bağlılığından ötürü kim olduğunun meydana
çıkmasına bile aldırış etmeyen Valjean da isyana katılır. Sokak
çatışmalarının ortasında eski düşman Javert ile karşılaşırlar. Onun
bütün hayatı şimdi ellerindedir.Gerçi bir tek kurşun Javert’I ortadan
kaldıracaksa da Valjean Jvert’ı serbest bırakır. Valjean’ın bu
davranışı Javert’in, kesin meşruiyet ve hukuka dayanan ahlaki dünyasını
alt üst eder. Hayatında ilk defa olarak bir mahkumun kanuna saygı duyan
bir vatandaştan daha iyi bir insan olacağını düşünür ve kendini
öldürür.
Bu arada barikatlar ardına çekilen isyancılar çevrilir. Karşı tarafın
kuvvetleri daha fazladır. Çarpışmalar sırasında Marius ağır yaralanır.
Valjean Marius’u, sırtında taşıyarak yer altındaki lağım kanallarına
götürür. Burası hoş bir yer olmasa da, çatışma alanından uzaktır.
Kendisini tamamen kaybetmiş ve hemen hemen ölü olan Marius,
büyükbabasının evine getirilir. Marius hayatını kimin kurtardığını
bilmemektedir.
Valjean, Cosette ile Marius arasına girmemeye karar verir. Cosette’nin
Marius’u sevdiğini ve onunla evlenmek istediğini anlar. Cosette’ye
büyük miktarda para verdikten sonra inzivaya çekilir. Marius önceleri
bunu kabul eder fakat hayatını kurtaranın Valjean olduğunu öğrenince
Cosette ile birlikte son bir defa görmek için ihtiyar adamın yatak
ucuna giderler. Valjean ölüm yatağında, seneler önce, evliya gibi biri
olan psikopozun inanılmaz bir jestle kendisine hediye ettiği ve böylece
Valjean’ın ruhunu kazandığı gümüş şamdanlığı Cosette’ye hediye eder.
3. ANAFİKRİ:
Kendisine her zaman kötü davranılan bir mahkumun, kendisine iyi davranan biriyle
beraber olduğu zaman kişiliğinin ve davranışlarının iyiye doğru gidişatı gözlenmiştir.
4. KİTAPTAKİ OLAYLARIN VE ŞAHISLARIN DEĞERLENDİRMESİ:
JEAN VALJEAN: Romanın kahramanı. Önceleri basit, çalışkan bir köylüyken sonradan bir mahkum olarak hayata küskünlük duyar.
JAVERT: Hiç bir zaman satın alınamayacak kadar namuslu bir polis memuru.
MARIUS PONTMERCY: Albayın oğlu. Kendisini babasının anısına adıyan bir genç.
COSETTE: Fantine’nin kızı, Valjean’ın evlatlığı. Sevimli bir kız.
FANTINE: Karakteri bakımından iyi bir kız ise de şartlar onu bir fahişe olmaya zorlar.
5. KİTAP HAKKINDAKİ ŞAHSİ GÖRÜŞLER:
Eserde tarihsel olaylar, kişilik çözümlemeleri, siyasal düşünceler,
insanlar arasındaki günlük ve basit ilişkiler iç içe ve büyük bir
ustalıkla anlatılmıştır